16 Kasım 2011 Çarşamba

İki kişilik hikaye...

“İki kişilik bir hikaye bu, üçüncü bir kişi asla bunun içinde olamaz, olsa da zarar veremez zaten.” Esra Akkaya, çıktığı TV programında aldatılan eş sıfatıyla soruları yanıtlarken bunları söylüyor.

Söylüyor da, biz yıllardır hiç değiştirmediğimiz tavrımızla Aliye’yi suçlamaya devam ediyoruz. Nasıl yapar diyoruz. Evli bir adamla vah vah vah diyoruz. Diziden atalım, sanat hayatına son verelim hatta sınırdışı edelim diyoruz. Biz Aliye için çoktan kalemi kırdık. Artık Aliye de biliyor ki ne dese ne anlatsa boş, Türk halkı asla onu bağışlamayacak.

Çünkü Türk kadını, erkeğini başka bir kadınla yakaladığında, önce kadına okkalı bir Osmanlı tokadı sallayan sahnelerle bezenmiş filmlerle büyümüştür. Evli bir kadınla olduğu için suçlu olan kadındır. Aşık olduğu kadına yalan söyleyen adamın, bu kandırmayla, bu hikayeyle hiç ilgisi yoktur. Adam üçüncü kişidir. Uzaktan izler eski kadının yenisini suçlamasını. Ne eskisine sahip çıkar, ne yenisine. Eskisine gider oldu bir kere, yenisine gider bir süre ortalıkta görünme sular durulsun der. Organizasyonu iyi yaparsa, bu hikayeden alnının akıyla çıkar. Yok, iyi yapamazsa, o zaman kadınlardan biri kurban bir diğeri de günah keçisi olur. Ama ona yine bir şey olmaz.

Esra Akkaya eski Türk filmlerine inat, hesabının Aliye ile olmadığını söylüyor ısrarla ve diyor ki, “iki kişilik bir hikaye bu, kocamla benim aramda”.

Gerçekten de iki kişilik bir hikaye bu. Kocanın karısını aldattığı dümdüz bir hikaye. Türkiye’de ve dünyada milyonlarcası yaşanan bir hikaye. Aliye’yi izlerken de Leyla’yı hiç suçlamamıştım, gerçek hayatta da ikinci kişiyi hiç suçlamadım.

Evli olup da, hayatına ikinci bir kişiyi alan kim ise, kadın ya da erkek, suçlu da odur. Aşkına sahip çıkmadığı için, hayatını paylaşmaya söz verdiği insana sözünü tutmadığı için, karşısındaki insanın onurunu zedelediği için, onu hayal kırıklığına uğrattığı için.

Ya da belki tüm bunlardan daha önemlisi, başka bir aşka düşmüşken dürüstçe söyleyip çekip gitmediği ve iki kişilik romantik bir komediyi, üç kişilik bir dramaya çevirdiği için…

Özlem Canik, Mart 2006, yönetmen Kudret Sabancı ile Aliye Sanem Çelik’in aldatma hikayesi üzerine…

Hiç yorum yok: